Felaket tellalları arasında

Üçüncü gününe giren binyıllık soğuklar, gulf-stream akıntısının kesilmesi, buz devri, mamutlar hortlayacak, inuitler dünyayı fethedecek tartışmalarının ve haberlerin tetiklediği bana kadar ulaşan tedirginler sebebiyle biraz kızgın biraz üzgünüm. Yine de vakur bir tavır sergileyerek, kendi çapımda bir yazı yazma ihtiyacı hissettim. Ekranlardakinden daha az bilimsel olmadığı konusunda garanti verebilirim en azından.



1) Aylık, mevsimlik ve yıllık hava tahminleri, kullanılan modeller, istastiksel hesaplamalar, data asimilasyonlar, ensemble tahminler yapılmasına rağmen halen ciddi tutarlılık sorunları yaşıyorlar. En basit örneği, bu yılki sıcak dalgası ve kuzey atlantik salınımının durumunun dahi tutturulamamış olması. kaynağım mı? UKMO'dan Adam Scaiffe. Google'da konu hakkında ufak bir arama bile yeter. Bir de elimizdeki en kolay ulaşılan sıcaklık anomalisi grafikleri de tam da buradan bulunabilir: http://earthobservatory.nasa.gov/Features/GlobalWarming/page3.php

Alttaki ikinci grafikte belirsizlik (uncertainty) bölgesinin ne kadar geniş olduğunu gördünüz değil mi? Böyle bir grafikten -yani hem küresel ölçekli olan hem de uzun yıllar ortalaması olan bir grafikten- Türkiye ve Avrupa'nın binyıllık sıcaklık profiline göre bir yorum yapmak mümkün müdür? (Mümkünse, biri nasıl yapıldığını bana da anlatsın, bilmiyorum çünkü.) Bu yorumu sağlıklı yapabilmek için, Avrupa üzerinde hem ortalamayı gösteren hem de uç sıcaklıkları gösteren bir grafik kullanmak daha doğru olmaz mı? Tabi bu grafiği yorumlarken görülen uç olayların nedenlerinin de iyi analiz edilmiş olması gerekir. Okyanus kaynaklı mı, buzul kaynaklı mı, güneş kaynaklı mı bunların bilinmesi gerekir.

2) Geçtim binyılını, 100 yıllık verilerin dahi şüpheyle ve yanlışla dolu olduğunu biliyoruz. Nerden mi biliyoruz? Herşeyden önce ölçüm ağının zamanda geriye gittikçe giderek ufalıyor olmasından. Direk ölçümlerle yapılamayan iklim verilerini, direk olmayan yöntemlerle(proxy data) çok dar bir alandan ve zamandan genişletmeye çalıştığımızdan biliyoruz. Şunu da biliyoruz, her veri setini geriye dönük olarak uydu, radar, okyanus, buzul verileriyle asimile ettiğimizde ya da kalibre ettiğimizde, verilerin her seferinde biraz daha iyileştiğini görüyoruz. Yani geriye dönük verileri halen iyileştirmeye çalışıyoruz(reanalysis data). Kaynağımı da vereyim: NCEP'ten Huug van den Dool.


3) Bu seneki gibi okyanus akıntısı yavaşladı, gulf-stream kesiliyor muhabeti en son yapıldığında yıl 2005'ti (Six Degrees, Mark Lynas, s.34). Bir yıl sonra Science'ta bir makale yayınlandı. Harry Bryden, Batı Afrika ve Bahamalar (ki bu tip çalışmalarda temel rol oynayan alandır) arasındaki bölgede geniş bir ölçüm ağı kurdu ve dedi ki: akıntının geçen yıl bu denli azalması doğanın kendi değişkenliğinden kaynaklanıyor (Bryden,H. et al., 2005). Yani yıllık bazda bu tip değişimlerin olabileceğini söylüyor. Sonra IPCC 2007 yılındaki raporunda bu tesbiti doğruluyor. Raporda, model sonuçları 2100 yılına doğru akıntıda bir yavaşlama gösterse de şunu da eklemekten çekinmiyor: "Avrupa'da bu yüzyıl içinde bir buz devri yaşanma ihtimali yoktur".


10 dk'da hazırladığım bu 3 maddeden bile yola çıkarak şunları söyleyebilirim: Binyıllık değil 100 yıllık bir karşılaştırma yapmak bile zor. Ekranlara çıkarıp gösterdiğimiz model sonuçlarının tutarlılığında ciddi şüpheler var(Küçük bir örnek: İngiltere'de konu hakkındaki bir seminerde 4 gün boyunca herkes kendi model sonuçlarını ve istatiksel analizlerini gösterdikten sonra şunu ekledi; bu sene kuzey atlantik salınımı, sıcak dalgası, enso gibi olayların hiçbirini yakalayamadık. Hatta bir ECMWF sonucunda Kuzey Atlantik salınımının biraz simüle edildiğini görmek herkesin mutlu olmasına sebep oldu). Bunu okulda koridorlarda tartışabiliriz, öğrenciler olarak ya da akademisyenler olarak. Savınızı doğrulayacak bilimsel bir çalışma yapmak için motivasyonunuz haline de dönüşebilir bu tartışmalar. Ama bunu oturup televizyonlarda ve gazetelerde konuşmak ayrı bir durum. Medyanın gazına gelmek ve felaket tellallığı yapmak ile bu kış kuzey atlantik'teki salınım nedeniyle ya da ENSO nedeniyle son zamanlarda görülenlerden daha soğuk geçebilir diyerek bilgi vermek ayrı birşey. İlkinde prim yapma ihtimaliniz var, ikincisinde ise şüpheciliğinizi koruma ve bilimsel tavrınızı sürdürme ihtimali var.

Daha da derinine girmek isteyenler için scholar google'da, ensemble forecast, nao, enso, inter-seasonal prediction, weather variability/predictability over europe, madden-julian oscilliation, decadal prediction falan yazmalarını tavsiye ederim. Kışın atkı almayı unutmayın, bol bol kardanadam yapalım, fakülte önünden poşetle kayalım. Dağda olacaklar için ise bol karlı, bol buzlu olur umarım kulvarlar.

Bu dönemki seminer konuma da karar verdim sanırım.

Comments

Popular Posts